Zaman bile bir hayli yorgun
Epey akşam olmuş , gün yorgun .
Haberim yok gideceğinden
Hissetmiş gökyüzü oysa ki , sen çoktan gitmişsin benden.
Herşey öylesine sabırsız ki garip gelen acelecilik
Etrafımda insanlar dört dönüyor .
Sanki birşeyin sonu gelmiş , doluşmuşlar odama.
Haberim yok gideceğinden
El mahkum omzuma dokunup bir teselliye...
Adım adım ilerliyorum ayrılığa ,herkes amade
Gözlerime gece çökmeden yokluyorum varlığını
Yoksun..
Uykum çok mahçup , bir tevahhuş* içinde .
Cümlelerim yolunu kaybetmiş .
Yazamıyorum.
Bu yıkım çok ağır bir yüküm oldu geceme , bilakis gündüzüme
Kabulleniyorum ayrılığı..
Zamana terketmiyorum seni , bir cesaret veda ediyorum..
Umut içinde hüsran dolu kıvranmaktansa
Bir Hoşçakal'ı reva görüyorum sana.
Sonra elimi göğsüme koyup bavulumla çıkıp gidiyorum yatağından
Yatağından , yastığından , yanı başından , taa ruhundan..
Sessiz gidiyorum , dilim varmıyor hava boşluğuna
Olur ya , rüzgar tersine eser de getirirse beni sana
Gördüğün yerde sarıl bana..
*Tevahhuş = Ürkme durumu
tesadüfen bloğunu okudum ve yazılarını cok beğendım devamını eksık etme cnm
YanıtlaSilTeşekkür ederim , umuyorum kelimelerin sonu pek erken gelmesin
YanıtlaSil