Yüreğimiz sıkışmış el kalabalığında ; yalnızlık bahane .
Nefesimiz terkediyor darağaçlarında .
Uçarı kaçarı yok , ölüm bahane.
Ne istikbal ne mazi ,
Gafil avlanmış hayaller ,
Karnı tok samimiyete , resmiyet bahane.
Ne dallarından hayır kaldı *edani bahçesinin,
Biz gülde ne diken...
Bizde gül ; bir diken bin diken.
Yarası taze , acısı bahane.
Çırasını attığımız ziyaretler;
Attığımız , yaktığımız *cur'adan nihayet.
Az çoktan çoğu gitti , acelesi bahane..
Baygın gözlerine bedel dirilmiş sözlerim,
Aşk'a can atan şuursuz istekler.
En ufak doğruluk payı , mazide selama meyil.
Sen *raad ol , sessizlik bahane .
Sen can ol , sağ ol benden ziyade .
*edani = Aşağılık kimseler
*cur'adan = Yudumluk
*raad = çok fazla konuşan kimse
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder